
HASAN ÇAĞLAYAN /
Yağmur yağıyordu; biz sustuk. Ardımızdan atlılar geliyordu; koşturduk, yorulduk. Ateşler yakılmış, mancınıklar kurulmuş, sevda vurulmuştu; kırıldık.
Geceler dar geldi artık; gündüzler, zindanlar dar. Sarıldık ansızın; dürüldük, kıvrıldık. Bir kurşun yeterdi yok etmek için. Öyle zarif öyle ince öyle güçsüzdük işte. Ama bir değil, binlerce vurulduk.
Ve şimdi, “düştük yollara.” Veda ettik o güzelim yıllara. Dönüp dönüp baktık; ağladık sessiz. Çıktık gecelerden sabaha. Sessizdik; yorgunduk, uykusuzduk. Sular denizdi oysa; hayat nehirdi. Gürül gürül akıyordu her şey; susuzduk.
…
