Yıllar, ardımda sıradağ. Yordu yokuşlar kalbimi. Her inişte çiçeklenen yüzüm, her vedada sallanan ellerim, yağmurlara hasret toprak şimdi. Gözlerim maziye dönük. Mutluluğu nerede buluyorsam oralıyım ben. Oralıyım, çocukluğum, annem, babam… Ben de gençlik yaşadım içim içime sığmadan. Gelecek diye bir şey yok artık benim için. Cennet de olmasa ölürüm kahrımdan!
Ellerim, avuçlarım semaya dönük. Kalbim, bir kuş gibi pır pır uçar ötelere. Bir ağacım sanki, yapraklarım dökülmüş. Her gelen bir nefeslik oturur; kalkar yine. Sırdaşımdır seccadem. Meskenimdir kanepe.
Yalnızlık hiç bu kadar kalmamıştı benimle. Gelirseniz gülerim. Dinlerseniz söylerim. Nasıl da hasretim bilseniz, yârenliğe.
Bir ağacım, ellerim semaya açık. Ne yaprak ne çiçek ne gölge kaldı bende. Bir zaman yemyeşil bahardı bahçem. Meyvelerim gittiler, her biri bir yerde. Yıllar, ardımda sıradağ. Yordu yokuşlar kalbimi. Her inişte çiçeklenen yüzüm, her vedada sallanan ellerim, yağmurlara hasret toprak şimdi.