Sene 1890’lar… II. Abdülhamid zamanında yaptırılan Adana Gureba (Garipler) Hastanesi… Önünde bir atlı araba ve sürücüsü… Gureba hastanesinin karşısında bir mezarlık, taşlarına bakılırsa garipler mezarlığı. Bir hastane ile bir mezarlığı birleştiren fotoğrafta iki mekânı ayıran sadece bir tozlu yol, hayat ile ölüm ne kadar da yakın birbirine. Hastaneden sağ çıkamayanların gidecekleri son durak yanı başlarında. Garip olarak gelenin bir garip gibi gittiği anın resmi.
Yunus Emre’nin hüzün kokulu mısraları kulaklarımızda:
“Bir garip ölmüş diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin