Saygıdeğer kardeşim, ibadetleri yapmanın esprisi Allah’a olan kulluktur, Allah’a kulluk yapma arzusu, imanın sağlam olması ile doğrudan ilişkilidir. İmandaki zafiyetlerimiz hem ibadetlerde eksikliklere hem de günahları kolay işlemeye sebeptir.
İslam’da ibadetlerin şevkle yapılmasının temelinde, Allah inancının kalbe oturtulması vardır. Bir kulda sağlam Allah inancı varsa ibadet yapmaması düşünülemez. Bundan dolayı öncelikle yapılması gereken, kalpte tevhîd inancının pekiştirilmesidir.
ÖNCE SİNEYE İNANÇ TAM OTURTULMALI
Bediüzzaman Hazretlerinin dediği gibi, “İman tevhidi, tevhîd teslimi, teslim tevekkülü, tevekkül ise saadet-i dareyni iktiza eder.” Yani İman tevhid ile başlar. Tevhid sağlam olursa teslim başlar. Teslim ise tam manasıyla İslam’ı yaşama ve dinin gerekliliklerini yerine getirme demektir.
Allah inancında eksiklikler olursa İslam’ın tastamam yaşanmasında da eksikler olacaktır. Demek ki öncelikle tamamlanması gereken, iman meselelerinin iyiden iyiye oturtulmasıdır. Teslimden sonra ise tevekkül gelir ki bu da aslında son duraktır. Bir mana da tevekkül tekrar imana dönüş ve her şeyiyle kader inancının zihinlerde oturtulmasıdır.
MUTLULUĞUN FORMÜLÜ: YARATANA KULLUK
İşte tüm bunlardan sonra tek formül vardır ki o da her iki dünyada saadet… Yani hem dünyada hem de ahirette saadet. Saadet mutluluğun zirvesi anlamında kullanılan Arapça bir kelimedir. Demek ki mükemmel bir mutluluk bu mertebelerden geçiyor.
Kısaca bu kavramları hatırladıktan sonra gelelim sizin sorunuza; eşim veya çocuklarım neden namaz kılmıyorlar? Öncelikle sabredilmeli. Bir an olsun ümitsizliğe düşmeden yapılacaklar adım adım uygulanmalı.
Bir insanın öncelikle namaz kılması için ihtiyaç hissetmesi gerekir. Çünkü ihtiyaçlar sonuçları doğurur. Peki, bu nasıl sağlanabilir?
“BİZE NAMAZ KILDIRIR MISIN?”
Eşinize karşı hatırlatmalarınızı, tatlı bir üslup ve güzellikle yapın. Mesela, “Bize akşam namazını kıldırır mısın? Senin imamlığında namaz kılmak çok huzur veriyor bana.” gibi ifadelerle talebinizi söyleyebilirsiniz. Bunu bir vakit ile başlayıp zamanla sayıyı artırabilirsiniz.
ELEŞTİREL BİR ÜSLUP KULLANMAYIN!
Eşinizi rencide edecek ifadelerden uzak durun. “Neden kılmıyorsun?” gibi suçlama ifadeleriyle söze başlamayın. Eleştirel bir üslup kullanmayın. Her zaman eşinize, “İyi ki varsın, Allah seni başımızdan eksik etmesin.” gibi takdir ifadeleri söyleyin.
“KUR’AN OKUMAMI DİNLER MİSİN?”
Eşinizin ibadet yapmamasına karşı en etkili yöntemlerden biri, ondan ders almak. Mesela, namaz kılarken ondan imam olmasını rica edin. Yahut Kur’an okumanızı dinlemesini…
Namaza yönelik meşguliyetlerini artırma noktasında faaliyetler oluşturun. Mesela, eşinizden Kur’an dersi alın. “Benim hatalı okuyorum galiba. Benim Kur’an okumamı dinler misin?” diye rica edin.
ARKADAŞ SOHBETLERİNE TEŞVİK EDİN
Namaz kılan arkadaşları ile aynı ortamlarda buluşmalarını sağlayın. İmanını takviye edecek arkadaşları olmalı ki namazı daha da bir ihtiyaç hissetsin. Ki o birlikteliklerde zaten namazlarını beraber kılmış olacaklar.
AİLE FERTLERİNİ İYİ TANIYIN
Evde huzur artırıcı ortamlar oluşturun. Mesela, haftanın bir akşamının belli bir saatini ‘muhabbet zamanı’ yapın. Bu muhabbet zamanlarında aile fertleri, hayallerini, isteklerini, üzüntülerini anlatsın. Özellikle eşinize iyi bir dert ortağı olduğunuzu hissettirin. Her türlü sıkıntısında sığınacağı liman siz olun. Çünkü aile fertleri birbirlerini ne kadar iyi tanırsa, sevgileri de o ölçüde artacak ve zamanla aynı dili konuşuyor olacaklardır.
Özel gün ve geceleri de bu anlamda fırsat bilin. Kandil ve Ramazan gibi zamanlarda ortak programlar yapabilirsiniz.
“SEN KILIYORSUN DA NE OLUYOR?”
Kendiniz ibadetlerinizi, daha dikkatli, hakkını vererek tastamam yapmaya gayret edin. Namazını kıldığınızı eşiniz ve çocuklarınız hissetsin. Daha doğrusu bu hissi onlara verin. Mesela şöyle deyin: Akşam namazını kılıp hemen sofrayı hazırlıyorum.
Burada şu noktaya da çok dikkat etmek gerekir:
Eğer siz ibadet noktasında hassas, fakat ailedeki diğer vazifeleriniz konusunda eksiklikleriniz ve insani özellikler olarak problemli davranışlarınız varsa, bunlar eleştirilmenize sebep olabilir. Yani, “Sen namaz kılıyorsun da ne oluyor?” sorusuna muhatap olmamaya çalışın.
AİLENİZE DUAYI DİLİNİZDEN DÜŞÜRMEYİN!
Gıyabında eşinize çok dua edin ve ağzı dualılara dua ettirin. Her şeyin anahtarı Allah’ın yanında, her şeyin dizgini O’nun elindedir. Her şey O’nun emriyle hâl edilir.” Allah’a güvenin ve O’ndan sürekli isteyin.
“BAHTİYAR ADAM EŞİNİ TAKLİT EDER”
Üstad Bediüzzaman’ın yirmi dördüncü Lema’ya ser levha yaptığı ifadelerle bitireyim.
“Bahtiyardır o adam ki, refika-i ebediyesini (ebedi arkadaş) kaybetmemek için saliha zevcesini taklit eder, o da salih olur. Hem bahtiyardır o kadın ki, kocasını mütedeyyin (dinine bağlı) görür, ebedî dostunu ve arkadaşını kaybetmemek için o da tam mütedeyyin olur, saadet-i dünyeviyesi (dünya mutluluğu) içinde saadet-i uhreviyesini (ahiret mutluluğu) kazanır.
Yuvanız huzur ve bereketle dolsun…
Dr. Deva
