Dr. Deva | Bir türlü motive olamıyorum, ne yapmalıyım?

Doktor Deva
[email protected]

Merhaba sevgili dostlarım,

Yeni yayın hayatına başlamış olan Nevbahar dergimizin her sayısında bu köşede sizlerle beraber olacağız. Sizden gelen sorulara cevaplar vermeye çalışacak ve güncel konulara temas edeceğiz.

Otuz yılı aşkın süredir hekimlik yapan bir profesörüm. Burada öncelikle tıbbi, psikolojik ve manevi konularda sizlerden gelen sorulara, uzman danışman heyetimizle cevap vermeye çalışacağız.

Ayrıca, üniversite ve sonrası eğitimde “mentörlük” yani akran danışmanlığı konusunda da sizlere yardımcı olmayı arzu ediyoruz.

Günümüzün en zor konulardan birisi olan aile rehabilitasyonu ve eşler arası sorunlar konusunda da sizlere tekliflerimiz olacak.

Bütün bunları nasıl yapacağız?

Sizden gelen sorulara, dergimizde ve internet sitemizde vereceğimiz cevaplarla.

Özel sorunlarınızı, doğrudan size yazacağımız maille.

Bazı konularda Youtube ve diğer dijital medya olanaklarıyla tek veya grup olarak Online toplantılarla.

Zamanımın müsaitliği ölçüsünde, dostlarımla telefonla özel görüşmeler yapmayı da ümit ediyorum.

Unutulmamalı ki, burada vereceğimiz tavsiyeler adı üzerinde ‘tavsiyedir’. İster değerlendirirsiniz isterseniz de değerlendirmeye tabii tutmazsınız. Ama bizler tavsiyelerimizde her zaman bilimsel olmaya çalışacak ve ekibimle birlikte tecrübelerimizi sizlerle paylaşacağız.

Yapılan araştırmalar insanların internetten en çok sağlık ve din ile ilgili sorularına cevap aradığını gösteriyor. Ancak internet dünyasında doğru bilgiye ulaşmak kadar yanlış bilge ve yönlendirmelere maruz kalmak da mümkün olabiliyor. Bu tür durumlarla karşılaşmamak için, sizlere alanında uzman bir ekiple hizmet sunmaya gayret edeceğiz.

Allah mahcup etmesin.

Bir türlü motive olamıyorum, ne yapmalıyım?

İngilizce bir kelime olan motivasyonu Türkçe’ye, ‘isteklendirme’ olarak tercüme edebiliriz. Yani soruyu şu şekilde de sorabiliriz; Neden iş yapmaya isteğim bir türlü olmuyor?

Toplumda çok sık görülen ve çokça da şikâyet edilen bir kavram bizlerin de çoğu zaman aklını meşgul ediyor. Motive olmak için neler yapılmalı ve nelere dikkat edilmelidir?

Aklınızda kalması açısından İngilizce bir kelime olsa da motive kelimesini sizin için ikiye böleceğim. Birincisi “mot”, ikincisi de “ive”. Aslında bu anlamsız iki harf topluluğundan çıkaracağımız iki şey var.

Motive olmak için;

1- Mot a mot,

(Fransızca bir deyim – kelime kelime tercüme anlamında bir deyim) değerlendirmeler yapmayın yani düz mantıkla meseleleri sadece dış görünüşü ile değerlendirmeyin, olaylara tek taraftan bakmayın. Olaylara tüm yönleri ile haritaya bakar gibi bakın.

2-İvedi etmeyin yani acele etmeyin.

Motive olmanın gerekliliklerinden ikisi meselelere birçok açıdan bakabilme, doğru değerlendirmeler yapma ve acele etmeden çözümleri sıraya koymaktır. Burada acil ile acele tanımlarını da yapmamız gerekir, acil yapma acele yapma değildir, acil yapılması gerekenler ama acele etmeden yapılması gerekenler vardır. Bazen acil işler bile acele etmeden yapılabilir. Mesela ben doktorum acil bir ameliyatı hemen yapmam gerekir ama acele etmeden makul bir sürede dikkatle ameliyatı icra etmem gerekir.

Şayet yapacağınız işleri iyi planlar ve hedeflerinizi koyarken ulaşabileceğiniz hedefleri planlarsanız, ‘isteklenmeniz’ yani motivasyonunuz da artacaktır. Hayali ya da günümüzün ifadesi ile uçuk-kaçık hedefler hem insanı yorar hem de bir türlü hedefe ulaşamaz, motivasyon, ‘de-motivasyona’ döner. Önemli olan bir cümle ile bitirelim…

Her şeyde denge…

Motive olamıyorum kavramının bu kadar kısa anlatılmasını beklemeyin, ilerdeki yazılarımızda bu konuda tavsiyelerde bulunmaya devam edeceğiz.

Eşler arası problemlerin çözümü için 5 teklif

Anlayış ve değerlendirmelerin farklı olması ile bazen eşler arasında problemler baş gösterebilir. Olması gereken en doğru şey, problem yaşanmadan önünün alınmasıdır. Eşler firasetleriyle olabilecek problemleri hissetmeli ve onların önüne kalın duvarlar örmelidir. Bu ferasetin oluşmasında en doğru örnek Efendimiz (sas) ve onun hayat-ı seniyyelerinde yaşadıkları ve yaşarken bizlere öğrettiği sünnetindedir.

Ahzab Suresinin 21. Ayetinde Allah Resulü için kullanılan sıfat güzel örnek olma anlamına gelen “Üsve-i Hasene” dir. Kur’ân en güzel örnek olarak Peygamber Efendimiz’i (sas) bizlerin nazarına sunuyorsa, başka örneğe çok ihtiyaç kalmaz. Eşler arasındaki anlaşmazlıklarda da Kur’ân ve Sünnet önemli iki rehber olmalıdır. Bu da, bu iki kavramı en doğru kaynaklardan okuma ve bilmeyi gerektirir.

Eşler arası problemlerin yaşanmaması için en önemli mesele o problemlerin önüne sağlam setlerin çekilmesidir. Bütün bunlara rağmen bu setler yıkılabilir mi? Evet yıkılabilir. İşte o zaman ne yapılmalıdır, şimdi onlara bakalım;

1-Problemi sakin bir ortamda değerlendirin

Saygıdeğer arkadaşlar! Mesela bir problemle karşılaştınız ve önünü alamadınız. Yapmanız gereken birinci tedbir, problemi çözüm masasına koyup sakin bir ortamda, birbirinizle açık konuşarak meseleleri istişare edin ve problemin kaynağını ortaya koymaya çalışın.

Efendimizin hayatında “İla hadisesi” buna en güzel örnektir. Eşler arası yaşanan problemde Efendimiz (sas), muhataplarla tek tek görüşmüş ve sorunu tatlılıkla çözmüştür.

2-Tiroid hormonuna dikkat!

Güzel Dostlarım.. Yaşanan problemlerin temelinde tıbbi hastalıklar da olabilir. Bu konuya en güzel örnek tiroid bezinin fazla çalışması verilebilir. Eşlerden birisi sinirli olabilir ve bunun sebebi belki de tiroid hormonlarının yüksek olmasıdır. Eğer bu tür rahatsızlıklar varsa bunların ortaya çıkarılması ve tedavi edilmesi, problemlere basit çözümler üretebilir.

Ya da sizlerden birinde küçük ruhi problem olabilir. Bu da uzman yardımı ile kısa zamanda çözümlenebilecek bir durumdur. Yahut sorun eşlerin bebek sahibi olamamasıdır, bu mesele de uzmana danışılarak çoğu zaman çözülebilecek problemlerdendir.

3-Problemin çözümü için hakem belirleyin

Kıymetli dostlarım! Diyelim tıbbi bir hastalığınız yok ve problemlerinizi kendi aranızda yaptığınız konuşmalarla da çözemiyorsunuz. Hatta -Allah korusun- sıkıntılar giderek artıyor ve ayrılıklara sebep olacak noktalara geliyor olabilir. İşte burada yapacağınız şey Nisa Suresi 35. ayete müracaat etmek olacaktır.

“Eğer karı kocanın birbirinden ayrılacaklarından endişe ederseniz, o vakit, kendilerine erkeğin ailesinden bir hakem, kadının ailesinden bir hakem gönderin. İki taraf işi düzeltmek isterlerse, Allah onları uyuşmaya muvaffak buyurur. Şüphesiz Allah alîm ve habîrdir (her şeyi bilir, bütün maksatlardan haberdardır).”

Ayette anlatıldığı üzere erkek ve kadının ailele veya dostlarından birer hakem tayin edilmeli, bunlara güvenilmeli ve tavsiyeleri baş tacı edilmeli. Ayetin devamında görüleceği üzere, meseleye pozitif yaklaşma, düzeltmeyi isteme en önemli kavramdır. Demek ki eşlerin içlerindeki düzeltme arzusuna Allah da onları karşılıklı uyuşturma ile cevap verecektir. Çünkü Allah tüm maksatlarımızdan haberdardır.

Yani dostlarım; meseleleri “olmazcılık”la değil de “olurculuk”la halletmelisiniz.

Yine aynı Sûrede “Sulhda hayır vardır.” kavramı işlenir ki eşler arası problemlerin çözümünde en önemli yol sulhtur.

4-Sabır gösterin!

Sevgili Dostlarım! Eşler arası sıkıntılara derman olacak bir tedbir de şudur: Bazı problemler varsa ve çözümü kısa vadede mümkün değilse, eşlerden daha munis ve anlayışlı olanının sabredip fedakarlık göstermesi, ayetin emridir. -Allah’ın izniyle- göstereceğiniz sabır ve fedakarlığın karşılığını alacaksınız. Allah (cc) eşinizin eksikliğini giderecek ve daha uyumlu bir eş haline getirecektir. Hiç endişeniz olmasın.

“Eğer bir kadın kocasının kötü muamelesinden ve kendisinden yüz çevirmesinden endişe ederse, bazı fedakârlıklar göstererek sulh olmak için gayret göstermelerinde mahzur yoktur. Barışma, elbette daha hayırlıdır. Nefisler menfaatlerine düşkün yaratılmıştır. Ey kocalar! Eğer siz iyi davranıp arayı düzeltir, kadınların hakkını çiğnemekten sakınırsanız unutmayın ki Allah, yaptığınız her şeyden haberdardır (İyi davranışlarınızın karşılığını size fazlasıyla verecektir).” (Nisa suresi 128)

5-Birbirinize dua edin!

Güzel insanlar! Sizlere son teklifim dua olacak. Birbirinize karşı tahammülü ibadet kabul edin ve gıyabınızda birbirinize dua edin. Sevgili hanım kardeşim! Kocana dua etmeyi zinhar unutma! Ve kıymetli kocalar! Eşlerinize karşı nezakette kusur ve dilinizden duayı eksik etmeyin.

Her şeyi işiten, bilen ve şahit olan Allah’a emanet olun.